Başıboş Cümleler Sinsilesi

Geldi Bahar Ayları

-
  Belki çok klişe ama "Hayat, hayallerini ertelemek için gerçekten çok kısa" . Neden böyle bir giriş yaptığımı düşünüyosun belki de. Ama insan karşısına çıkan fırsatları değerlendiremeyince, sonradan kafasına dank etmeye başlayınca anlıyor zamanın değerini. Bağladım klişeye gidiyorum, hadi hayırlısı. Bugün eskiden aşık olduğum kızı gördüm, yanında bi çocuk vardı, muhtemelen o beni görmedi, görmediği daha iyi olmuş çünkü biliyorum ki eskisi gibi bana baktığında bıraktığı yerden devam edecekti kalbimdeki yaranın sızısı.

  Bu arada aklıma gelmişken burada yazmaya başladıktan sonra rahatlamış hissediyorum kendimi. Belki yazım kurallarını bilmiyor olabilirim, belki okuduğum kitaplardaki cümleler kadar akıcı, heyecan verici veya edebi olmuyordur. Ama gerçekten rahatlıyorum, anımsıyorum, gülümsüyorum. Kısacası iyi geliyor bana yazmak, anlatmak. Karşımda bir arkadaşım varmış ta bir daha hiç karşılaşmayacakmışız gibi rahat ve samimiyetle anlatabiliyorum burada herşeyi.

  Bir alışveriş merkezinin restaurant bölümünde çocukla ilgileniyordu. Çocuk huysuz, hareketli ama çok şirin bişeydi. Karşısında şebeklik yaparken aklımdan geçenler bile beni üzmeye yetiyordu. Hani çok zordu ama, o çocuk bizim çocuğumuz olabilirdi. Ben yanına gidip çocuğu kucağıma alıp onun rahatça yemeğini yemesi için ilgilenebilirdim çocukla.. Ben bunları düşünürken bi yandan da kendimi gizlemeye çalışıyordum. Belki ben onu farketmeden çok önce o beni farketmiştir diye düşündüm ve onun eğildiği bir anda kalkıp gitmek istedim oradan. Ama belki son kez uzun uzun izlemek istedim onu. Hani güzel olan şeyler kısa sürer derler ya, buda öyle oldu. İçeriden elinde bir tepsiyle bi adam geldi ve karşısına oturdu. Çocuğu kucağına alıp tepsiyi ona uzattı. Artık gitme vaktim geldi diye düşünerek kalktım ve uzaklaştım.

  Çok güzel bir birlikteliğimiz olabilirdi belki. Ben onu tanıdığım da o nun en yakın arkadaşıyla kısa süreli ilişkimiz vardı. Kısa süreli diyorum çünkü haftanın birkaç günü bir otelde buluşup sabahlayıp sonrasında diğer buluşmaya kadar görüşmüyorduk. Benim bi dönem tüm ilişkilerim bu kıvamdaydı. Öncesinde evliliğe giden fakat eski türk filmlerindeki fabrikatör veliahtı oğlanın para karşılığı satın aldığı o kadınlar gibi beni ortada bırakan biri girmişti hayatıma. Sonra hayatımı zkip attı. Neyse işte o talihsiz ilişkiden sonra uzuuuunca bir dönem normal ilişki kuramadım kimseyle ya tek gecelik ilişkiler ya da fuckbody mevzusunun ağırlıklı olduğu dönemsel ilişkiler yaşadım hep. İşte bu "Ç" onlardan biriydi. Fakat "S" yani benim aşık olduğum ve gerçekten yüzüne bakarken heyecanlandığım bu güzel hatun da "Ç" 'nin çok yakın bir arkadaşıydı ve aynı yerde çalışıyorlardı. "S" , "Ç" ve benim birçok ortak arkadaşımız vardı. Ve toplu görüşmelerde hep bir araya gelirdik. Her ne kadar kimse benim "Ç" ile ilişkimin olduğunu bilmiyor olsa da , bu ortamlarda bana yakın davranarak sahiplenirdi beni. Fakat ben "S" 'yi gördüğüm andan itibaren sürekli onu izliyor, takip ediyor ve ondan hoşlandığımı belli ediyordum. Bu durum uzunca bir süre devam etti ve her ortamda onunla yan yana gelebilmek için elimden geleni yapar olmuştum. Aradan sanırım 2-3 ay geçti "Ç" ile artık samimi olmadığım bir dönem de "S" ile konuşmaya karar verdim. Artık kaçmayacak karşısına geçip ondan ne kadar hoşlandığımı ve bir ilişkimiz olmasını istediğimi söyleyecektim. Bu duruma kendimi o kadar kaptırmıştım ki, önce Facebook 'tan sonra Instagram ve Twitter 'dan takip etmeye başladım. Aynı ortamda çok fazla bulunmamızdan , yani tanışıyor olmamızdan dolayı her mecra da o da beni takip etmeye başlamıştı. Artık ikinci adım olarak; bakışlarımdan anlamadıysa bi şekilde kendisinden hoşlandığımı anlayabilmesi için Twitter 'da "S" harfine vurgu yaparak iletiler paylaşmaya başladım. Çok bariz bir şekilde bunları yapmışım ki; uzun zamandır görüşmediğim "Ç" aradı beni ve herşey "S" 'ye yakın olabilmek için miydi flan diye bi trip attı bana, bişey diyememiştim tabi, ağzına geleni söyleyip kapattı telefonu.

  Bu olayın ertesi günü "S" bana "konuşmamız lazım" diye mesaj atınca yaşadığım hissiyatı burada kelimelerle anlatamam sanırım. Ama deneyeyim; Kafamda milyon tane soru, "acaba "Ç" buna anlattımı herşeyi?" , "Lan yoksa bu mesajımdan anladı da konuşmak ismini koymak mı istiyor" gibi abuk subuk sorularla cevap yazdım. "Tamam konuşalım, yarın felanca cafe 'de 18:00 'de" Yalnız bendeki hödüklüğe bakar mısınız; daha bir kelime dahi konuşmadığım ve karşısındayken nutkum tutularak bön bön baktığım kız bana konuşalım diyor. Ben tamam yarın konuşalım diyorum :D :) . Şuanda bile bi ayıpladım kendimi. Neyse o gece hiç uyuyamadım zaten ve buluşma saatine kadar yaşadığım heyecan, adrenalin den bahsetmiyorum bile. Saat geldiğin de cafe 'ye gittim. Gittiğim de her zaman grup olarak oturduğumuz masa da oturuyordu. Yanına yaklaştığım da ayağa kalktı elini omuzuma koyup yanağını uzattı, bende hafifçe utangaç bir şekilde belinden tutup yanağından öptüm. Sonra karşısına oturdum. Gözlerimin içine bakıp, kendinden emin bir şekilde "sanırım bana söylemek istediğin bişey var" dedi, ve cevap bekler bir şekilde kollarını masaya yaslayarak bana doğru yaklaştı. Ben kekeleyerek "be benn , ee sen farkettin mi bilmiyorum, ee gerçi bunu sorduğuna göre farketmişsin.. ee ben senden uzun süredir çok hoşlanıyorum" diyebildim. O sözümü tam bitirmek üzereyken araya girip "evet ... uzun zamandır bana olan ilginin farkındayım, hatta ilk günden beri bunun farkındayım, ama daha önceden gelip benimle konuşmuş olmanı çok isterdim. Keşke bu cesareti daha önce gösterseydin, sen iyi birisin güzel olabilirdi. Ama ben yaklaşık 1 aydır ailem vasıtasıyla tanıştığım birisiyle beraberim ve şimdilik herşey iyi gidiyor. Şuan burada seninle konuşurken bile kötü hissediyorum, yani ona karşı saygısızlık gibi. Seninle güzel bi ilişkimiz olabilirdi ama maalesef geç kalınmış bi konuşma bu, üzgünüm. Kendine iyi bak, gerçekten üzülmeni istemezdim. Ama Twitter 'daki imaların farkedilir dereceye geldi. Başkaları farketmeden seninle konuşmanın daha sağlıklı olacağını düşündüm. Keşke daha erken yapabilseydik bu konuşmayı" dedi. Orada ne kadar oturdum bilmiyorum ama kendime geldiğimde çoktan kalkıp gitmişti. İnan bana hayatım boyunca yaşadığım en büyük pişmanlığım oldu. Bunları yazarken bile gözlerimin dolduğunu, onunla hiçbirşey yaşamamış olmama rağmen çok mutlu olabileceğimizi ve bu fırsatın benim utangaçlığımdan ötürü ertelendiğini düşündükçe kahroluyorum.

  O nedenle seviyosan git konuş be kanka, en kötü ne olabilir ki. Benim düştüğüm yanlışa düşmemeniz ve hayatınızı dolu dolu yaşayabilmeniz dileğiyle. Öperler..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Comments

Contact Us

Ad

E-posta *

Mesaj *